20 Eylül 2012 Perşembe

birini kaybetti ve derinden sarsıldı.
insanlarla ilişkisini kesme kararı aldı. ben dahil değilim neyse ki. beni de kaybedecek diye düşünüyor. buna çok inanıyor.
şimdi anlıyorum.
"herkesi aynı anda yaşamak istiyosun."
gardını düşürdü biraz ama yerine etinden kopara kopara daha sağlamlarını yaptı.
içerde kalmak için dua ediyorum.
sırtına sarılmışken saçlarını okşadığımı hissetsin istedim. istedim ki benim gitmeyeceğimi bilsin. bi parçası koptu. ama ben beni daha büyük bi parçası haline getirsin. ben koparmam çünkü. ben iyi yapmaya çalışırım.
istedim ki bunu bilsin, bana güvensin.


19 Eylül 2012 Çarşamba

kabullen artık. bitti. bittiğini gör.
biten sensin. benim. ilerleyemiyoruz. sanırım kendimi kesmeyi gerçekten deniycem. başkasına aşık olduğunu görmektense ölmeyi tercih ederdim. etseydim. şimdi ölüyorum. ölmekteyim.
istediğin her şeyi yaptığım bi noktadayım. sense istemeyi bitirmiyorsun. istiyorsun. sürekli istiyorsun. istediğini alıyorsun ve yüzüme bakmıyorsun.
yüzüme baksana biraz. ben içime içime ağlıyorum. içime içime uyuyorum. içime içime yaşıyorum.
istediğin her şeyi yapıyorum allahın cezası, hala gelmiyorsun. yanlış yapıyorum, kuralına göre oynayamıyorum. bacaklarım üşüyor diyorum, umursamıyorsun. sanırım bunu hep ben seçiyorum.
ürperdin. gidip başkasını öpsem, gidip başkasıyla yatsam umrunda olmıycak. nefret ediyorum bundan. senden. kendimden. "sana karışan mı var" diyorsun. bana karışan olmadığından bu haldeyim. bana bi karış ya. birbirimize karışalım. dolanalım. parmaklarım saçlarıma karışsın. ama böyle kaybolmama izin verme çünkü ben kaybolduğumda,
fazla kayıp oluyorum.

18 Eylül 2012 Salı

cumartesi günü istanbula yerleşicem. 

"istanbulda ölürüm diye çok korkuyorum." demişti hande. aslında aynısı bende de var. otobüsleri ya da ara sokakları çok tehlikeli değil mi ama? şok cihazı alıcam ama adam 40 lira dedi biz de "NAHAHA" dedik. 

üstünle buluşmak istiyorum ama bi daha buluşalım demem. yine ekilirim çünkü. sanırım hiç buluşamıycaz. e ölelim o zaman. ben bayadır ölüyorum zaten.

 irem de gitti. irem. ankaraya gitti. bazen acaba istanbul dışında bi yer düşünseydim nasıl olurdu diye düşünüyorum. ankara mesela. ya da izmir. yaz dışında çok güzel yer izmir. istanbul diye bi şey olmasaydı düşünebilirdim. 

istanbul dışında bi yer olsaydı muhtemelen tuba'dan da uzak olurdum. olmazdı. şimdi bi sene uzak kalıcaz yine, nasıl olacak bilmiyorum. bütün yaz iki 'ay ileri saralım lütfen' falan dedim ama sonunda '1 sene ileri sarabilir miyiz' demekten korkuyorum.

zarar ziyan hep.
böyle bi şey varmış. güzelmiş. gizliymiş. hadi öptüm. (denemeydi)